Keşfet

Platon'un Felsefesinde İdealar Kuramı Nedir? Ne Değildir? Nasıldır?

Linux

Yaşlı Kurt
Katılım
14 Şub 2021
Mesajlar
3,707
Tepkime puanı
17
Puanları
0
Konum
istanbul
[align=center][align=center]
5EYarx.jpg


Platon'un Felsefesinde İdealar Kuramı Nedir? Ne Değildir? Nasıldır?


İdealar öğretisi, ilk bakışta, Sokratik diyaloglarda sonuçsuz bırakılan erdem tartışmasına bir yanıt olarak geliştirilmiş gibi görünmektedir. Öğretinin bütünlüklü biçimde ilk kez ortaya konduğu eser olan Phaidonda sözü edilen ideaların adalet, güzellik, iyilik gibi ahlaki kavramlara ilişkin olması (Phaidon, 69ac) bunun bir göstergesidir. Nitekim Platonun, İdea ve Eidos sözcüklerini ilk kez kullandığı eser olan Euthyphronda (Guthrie, 1995: 114), dindarlığın tanımının dindarca olanın tüm farklı görünümlerinde ortak olan değişmez özü konu edinmesi gerektiği söylenirken bu özlük İdea ve Eidos sözcükleriyle anılır (Euthyphron, 6de). Anlaşılan o ki idealar Sokratesin açık bir yanıt vermediği Erdemin tanımı, ya da özü nedir? sorusuna bir yanıt oluşturur ve onun tartışmalarda işaret ettiği tanım özlüğüne karşılık gelirler. Örneğin; tüm cesurca şeylerde ortak olarak bulunan ve onları n hepsini cesurca kılan bir cesaret özlüğü vardır ve bu da cesaret ideasından başka bir şey değildir. Platon öncelikle iyilik, güzellik, adalet gibi ahlaki kavramlara ilişkin idealardan söz etse de (Parmenides, 130b; Phaedrus, 250d) sayıların (Phaidon, 101bc), doğal ve sıradan nesnelerin (Timaios, 51b; Sofist, 266b; Parmenides, 130c), hatta insan yapımı şeylerin de ideaları olduğunu söyler (Devlet, 596a 597d; Sofist 265b; Kratylos, 389a). Giderek, evrendeki tüm görünür/duyulur şeylerin bir ideası olduğu sonucuna ulaşır.

Bu esas üzere Platonun varlık anlayışı, bütün duyulur/görünür şeylerin, düşüncelerimizin ve kavramlarımızın, duyulur dünyanın ötesinde ve ondan bağımsız bir varlığa sahip bir gerçeklikle idealarla ilişkili olduğu kabulüne dayanır. Örneğin, Doğadaki tek tek tikel ağaçlara varlığını veren tek bir ağaç ideası vardır ve bu idea ağaç tikellerinden bağımsız bir varlığa sahiptir. Bu durum, tüm duyulur şeyler için geçerlidir. Ama idealar, duyu organlarımızla kavrayabileceğimiz bir yapıda değildirler, sadece düşünce ile bilinebilir ve kavranabilirler. Platoncu felsefe, duyu organlarımıza hitap eden şeylerin oluşturduğu görünür/duyulur alan ile (Aisthetos Topos) düşünülür alanı (Noetos Topos) yani ideaları birbirlerinden kesin biçimde ayırır. Böylece Platon, idealar öğretisinin iki temel kabulünü ortaya koymuş olur; İdealar vardır ve İdealar görünür şeylerden ayrıdır. Platon ideaların görünür olandan ayrı olduklarını söylese de onlara belli bir yer atfetmemiştir. İdealar zamansal ve mekânsal değildirler ama Platon, bazı eserlerinde ideaların düşünülür bir alanda (Devlet, 508c) ya da göğün ötesinde bir yerde (Phaedrus, 247c) olduklarını söyler. Bu ifadeler mekânsal bir konuma işaret etmekten ziyade ideaların duyulur olanı aştıklarını, sadece düşünceyle kavranabileceklerini metaforik bir dille bildirmeyi amaçlarlar. Yine de düşünceye kolaylık sağlıyor olması nedeniyle kimi Platon yorumcuları bir idealar âleminden söz etmeyi yeğlerler.

Grekçede Biçim, Form anlamına gelen ve Platonun bazen İdea yerine kullandığı Eidos sözcüğü, Homerosta Görünüm, Şekil anlamında (Peters, 1967: 4647), sonraları ise Tür anlamında kullanılmış, Thukydides savaş türlerinden, Hipokratçılar hastalık türlerinden söz ederken bu sözcüğe başvurmuşlardır (Hardie, 1936: 11). Sözcük geometride ise daha çok soyut Şekil anlamında kullanılmıştır.

KAYNAK: FELSEFE TARİHİ KİTABI
[/align]
[/align]
 
Güzel bilgiler için teşekkürler
 

Konu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst