KReXLaN
Yeni Üye
- Katılım
- 13 Eki 2021
- Mesajlar
- 119
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
[IMG alt="İlaç mümessili hobisinin peşinden gitti:
Klasik otomobilleri restore ediyor"]https://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/HXVW_QZ32ESxoqnwJBRaCA.jpg?width=1200&mode=crop&scale=both[/IMG]
Edirne'de yaşayan klasik araç tutkunu ilaç mümessili işlerinden arta kalan zamanlarında atölyesinde eski araçları restore ederek yeniliyor. Otomobilleri çok isteyen kişilere sattığını söyleyen Murat Erşen, araçların fiyatının 150-200 bin lirayı bulduğunu belirtti.
Trakya Klasik Otomobilciler Derneği Başkanı Murat Erşen, tutkunu olduğu klasik araçları yenileme hobisini gerçekleştirmek için 5 yıl önce kolları sıvadı, önce bir atölye tuttu ardından çeşitli aletlerle burayı donattı.
Kravat ve takım elbisesiyle sağlık kuruluşlarında mesleğini icra eden Erşen, mesai bitimi akşam vaktinde ise tulumunu giyerek atölyesine koşuyor. Bugüne kadar 3 otomobil ve 1 minibüs yenileyen Erşen, atölyesinde radyosundan açtığı türküler eşliğinde şu an 1965 ve 1966 model araçları yenilemek için uğraş veriyor.
Kendisini "klasik araç restoratörü" olarak niteleyen Erşen, araç yenilemeye hobi olarak başladığını söyledi. Bir tutku olduğu için her geçen gün klasik araçlara ilgisinin katlandığını anlatan Erşen, salgın döneminde atölyede çok zaman geçirmesiyle bu hobinin daha üst düzeye çıktığını belirtti.
Karantina döneminde aldığı 1965 ve 1966 model iki otomobili yenilemeye devam ettiğini anlatan Erşen, sokağa çıkma kısıtlamaları döneminde çalışmalarını hızlandırdığını söyledi.
Çalışmalarında eşi ve oğlunun da zaman zaman desteğini gördüğünü söyleyen Erşen, atölyesindeki tüm işlerin ustasının kendisi olduğunu belirtti. Elektrik, kaporta, mekanik, proje prototiplerinin çıkarılması gibi işlerin tamamını atölyesinde yaptığını anlattı.
Araç restoresinin pahalı bir uğraş olduğunu ancak tutkusundan da vazgeçemediğini ifade eden Erşen, ''Aslında farklılığımız şu standart restorasyonların yanı sıra kişiselleştirme ön plana çıkıyor. Şu an yaptığımız 2 aracımıza da farklı kişisellik katmak istiyoruz. Çalışmalarımızda modifiye olmuyor, bu kavramı kullanmıyoruz. Orijinalliğini kaybetmiyorlar'' diye konuştu.
Araca döşeme, direksiyon, görsel gösterge ve renk gibi alanlarında kişisellik kattığını anlatan Erşen, ''Sürekli internet üzerindeki yayınları araştırıyoruz. Açıkçası bu işi yaparken gören birçok arkadaşım heyecanla 'ne zaman bitireceksin finali görelim' diyor, bu da beni heyecanlandırıyor" dedi.
Erşen, restorasyonunu yaptığı araçların fabrikadan çıktığı tasarımdan farklı bir kişisellik kazandığını belirtti.
Otomobilleri çok isteyen ve sahip çıkabilecek kişilere sattığını söyleyen Erşen, araçların malzeme kalitesi ve argümanlarıyla 150-200 bin lirayı bulduğunu belirtti.
Çalışmalarını tamamladıktan sonra, restore ettiği araçları bir sanat eserini izler gibi izlediğini belirten Erşen klasik araç restoratörünün yaptığı işi iç mimarlığa benzettiğini aktardı.
Klasik otomobilleri restore ediyor"]https://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/HXVW_QZ32ESxoqnwJBRaCA.jpg?width=1200&mode=crop&scale=both[/IMG]
Edirne'de yaşayan klasik araç tutkunu ilaç mümessili işlerinden arta kalan zamanlarında atölyesinde eski araçları restore ederek yeniliyor. Otomobilleri çok isteyen kişilere sattığını söyleyen Murat Erşen, araçların fiyatının 150-200 bin lirayı bulduğunu belirtti.
Trakya Klasik Otomobilciler Derneği Başkanı Murat Erşen, tutkunu olduğu klasik araçları yenileme hobisini gerçekleştirmek için 5 yıl önce kolları sıvadı, önce bir atölye tuttu ardından çeşitli aletlerle burayı donattı.
Kravat ve takım elbisesiyle sağlık kuruluşlarında mesleğini icra eden Erşen, mesai bitimi akşam vaktinde ise tulumunu giyerek atölyesine koşuyor. Bugüne kadar 3 otomobil ve 1 minibüs yenileyen Erşen, atölyesinde radyosundan açtığı türküler eşliğinde şu an 1965 ve 1966 model araçları yenilemek için uğraş veriyor.
Kendisini "klasik araç restoratörü" olarak niteleyen Erşen, araç yenilemeye hobi olarak başladığını söyledi. Bir tutku olduğu için her geçen gün klasik araçlara ilgisinin katlandığını anlatan Erşen, salgın döneminde atölyede çok zaman geçirmesiyle bu hobinin daha üst düzeye çıktığını belirtti.
Karantina döneminde aldığı 1965 ve 1966 model iki otomobili yenilemeye devam ettiğini anlatan Erşen, sokağa çıkma kısıtlamaları döneminde çalışmalarını hızlandırdığını söyledi.
Çalışmalarında eşi ve oğlunun da zaman zaman desteğini gördüğünü söyleyen Erşen, atölyesindeki tüm işlerin ustasının kendisi olduğunu belirtti. Elektrik, kaporta, mekanik, proje prototiplerinin çıkarılması gibi işlerin tamamını atölyesinde yaptığını anlattı.
Araç restoresinin pahalı bir uğraş olduğunu ancak tutkusundan da vazgeçemediğini ifade eden Erşen, ''Aslında farklılığımız şu standart restorasyonların yanı sıra kişiselleştirme ön plana çıkıyor. Şu an yaptığımız 2 aracımıza da farklı kişisellik katmak istiyoruz. Çalışmalarımızda modifiye olmuyor, bu kavramı kullanmıyoruz. Orijinalliğini kaybetmiyorlar'' diye konuştu.
Araca döşeme, direksiyon, görsel gösterge ve renk gibi alanlarında kişisellik kattığını anlatan Erşen, ''Sürekli internet üzerindeki yayınları araştırıyoruz. Açıkçası bu işi yaparken gören birçok arkadaşım heyecanla 'ne zaman bitireceksin finali görelim' diyor, bu da beni heyecanlandırıyor" dedi.
Erşen, restorasyonunu yaptığı araçların fabrikadan çıktığı tasarımdan farklı bir kişisellik kazandığını belirtti.
Otomobilleri çok isteyen ve sahip çıkabilecek kişilere sattığını söyleyen Erşen, araçların malzeme kalitesi ve argümanlarıyla 150-200 bin lirayı bulduğunu belirtti.
Çalışmalarını tamamladıktan sonra, restore ettiği araçları bir sanat eserini izler gibi izlediğini belirten Erşen klasik araç restoratörünün yaptığı işi iç mimarlığa benzettiğini aktardı.