Keşfet

Hindu Mitolojisinde Fil Tanrı Ganesha

Buz

Yeni Üye
Katılım
17 Şub 2021
Mesajlar
152
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Hint mitolojisinde en itibarlı tanrılardandır, Hinduizm'de en çok saygı duyulan Tanrı figürlerindendir. Ganeşa, Hinduizm dininin koruyucusu ve bekçisi konumundadır. Mahabahrata destanının anlatıcısıdır. 21 Eylül 1995'te dünyanın dört bir yanındaki Hindu tapınaklarında, Hindular'ın "süt mucizesi" (Milk miracle) olarak adkandırdığı vakadan dolayı o sadece Hindularca değil, pek çok insanca da tanınır hale gelmiştir.
Ganeşa, Ganesha, Ganapataye, ganapati olarak da bilinir. Bu isimler, Bharati, Riddhi yani bilgi anlamına gelir. Siddhi'nin yani mükemmeliyetin eşidir.'
Ga' Buddhi yani bilgiyi sembolize ederken 'Na' Vijnana yani hikmeti sembolize eder. Buradan da anlaşılabileceği gibi Ganeşa bilgi ve hikmetin piri, tanrısı, aynı zamanda başlangıçların ve kategorilerin rabbi, engellerin kaldırıcısı, Dharma'nın koruyucusu, Karma'nın ve kozmik hafızanın aembolü olarak da bilgeliğin efendisidir. İyi şansın Tanrısı'dır,..
Tanrı Şiva ile Parvati'nin ilk oğludur. (diğer çocukları, savaş tanrısı Kartikkaya'dır) Başarının, eğitimin, bilginin ve zenginliğin tanrısı olarak; kötülüğün, engellerin, kibirin, bencilliğin ve gururun yokedicisidir. Ganesha'nın bunları başarırken iki gücü vardır. Kundalini (ateşin yanıcı gücü ve ateş yılanı) diğeriyse Vallabha yani sevginin gücüdür.
Ganeşa, tüm çeşitli muhteşem tezahürleriye madde evreninin (Kozmos) kişileştirilmiş şeklidir. Kundalini yogaya göre, Ganeşa, Muladhara adı verilen birinci çakrada oturur. Ganesha, Om (Aum) ya da diğer adıyla Pranava'yı sembolize eder. Om, kelimesi telaffuz edilmeden hiç bir şey yapılamaz,
Hindulara göre Ganeşa'ya ibadet etmeden onun "dostluğunu" kazanmadan Hindu olmak mümkün değildir. Her duadan önce Ganeşa'ya hitap edilir, Hint besmelesi de denebilecek bu dua "Aum Sri Ganapataye namah" veya "Aum Sri Ganesha namah" şeklindedir.
Ganesha'nın organları neyi sembolize eder: Ganesha sembolizmi
Ganesh heykelleri, hemen her Hindu tapınağında ve tüm adanmış kişilerin evlerindeki sunaklarda yer alır. Ganesha; göbekli, sarı veya kırmızı, dört kollu ve fil başlı tasvir edilir. Kafası fil başı şeklindedir. Tek dişi vardır.
Ganeşa tasviri yoğun bir sembolizmle bezenmiştir:
Hint sembolizminde Ganeşa’nın başı Atman'ı (ruh) sembolize eder – nihai olan ya da yüce olan insan varoluşunun gerçeğidir.
İnsan bedeni mayayı (ilüzyon) temsil eder – insan oğlunun dünyevi varoluşudur. Gövdesinin duruşu ve hortumu, kozmik gerçekliğin ses amblemi olan OM (AUM)'un tasviridir.
Ganeşa'nın büyük fil kafası bilgiyi, aklı, irfanı temsil eder. Fil kafası bilgeliğin sembolüdür,
Ganeşa’nın büyük kulakları tüm duaları duyduğunun sembolüdür. Büyük kulakları Ganeşa'nın bütün insanları, bütün duaları duyabileceğinin yanında dinlemenin önemini de ifade eder.
Ganeşa'nın bir dişinin kırık olması, her türlü düalizmi aştığını ifade eder. Hint mitolojisine göre Ganeşa dünyanın en uzun destanı Mahabharatta'yı yazarken kalemi kırılır ve dişini kırarak kalem gibi kullanıp yazmaya devam eder, kalem vazifesi gören bu diş, bilgiyi ifade etmektedir. (Dünyaca ünlü Hindu kutsal kitabı Bhagavad Gita da Mahabharatta destanının içindedir.)
Alnındaki Trishula, Ganeşa'nın zamanın efendisi olduğunu, geçmiş şimdiki ve gelecek zamana bağımlı olmadığını ifade eder. Fil hortumu şeklindeki burnu, zorlukları göğüsleyebilecek gücü ve iç dünyanın derinliklerinde keşfe çıkarabilecek enerjiyi ifade eder.
Dört kolu dört iç özelliği ifade eder: Zihin, bilgi, ego ve vicdan. Ganeşa, saf farkındalık olan ve bu 4 olgunun insanların içinde oluşmasını sağlayan Atman'ı/özü, ruhu ifade eder. Öne doğru bakan üçüncü eli kutsamayı ve koruyuculuğu ifade eder.
Ganeşa sağ elinde bir üvendire tutar, bunu insanları ebedi yola doğru itmekte ve yolundaki engelleri kaldırmada kullanır. Bu üvendire bazı tasvirlerde balta olarak görünür.balta, arzuların yarattığı acıyı ve ıstırapları yok etmeyi ifade eder. Ganeşa bu sembolik baltayla kişinin hayatındaki engelleri kaldırır.
Diğer elinde ise bir ip veya kamçı ya da kayış tutar. Bu da üstesinden gelinebilen ve gelinemeyen tüm kötülükleri vesair zorlukları hapsetmekte kullanılır. Bu sembol de insanın Tanrı'ya bağlanmasını ve Tanrı'yı sevmesini sağlayan gücü ifade eder.
Bir başka elinde “kalem” gibi tuttuğu kırık fildişi kurbanı sembolize eder – Mahabahrata destanını yazmak için bu dişi kırmıştır. Tespihi bilgi yolculuğunun sürekli ve düzenli olmasını önerir. Elinde tuttuğu tatlılarsa ebedi Atman’ın süresiz tatlılığını kişinin keşfetmesini işaret eder.
Ganeşa'nın Lotus çiçeği tutan dördüncü eli, insanın yaşamındaki en yüce gayeyi ruhun evrimini tamamlamasını ve bunun mutluluğunu ifade eder.
Karnının büyüklüğü, Ganesha'nın, insan hayatındaki tüm acıları sevgiyle yutup sindirebileceğini, insanın hayatında karşılaştığı kötü olayları da farkındalıkla sindirebilmesinin önemini ifade eder. Göbeğini sarmalayan yılan enerjinin tüm biçimlerini temsil eder...
Ayaklarının şekli, dünyada ama dünyadan olmadan yaşamanın önemini ifade eder.
Ganesha, tasvirlerde çoğunlukla ya bir fareye biner ya da yanında bir fare vardır. Hindular, Ganeşa'nın kendisini Hindu peygamberlerine bu şekilde gösterdiğine veya bu şekilde tezahür ettiğine inanır. Tüm Hint Tanrısı tasvirleri gibi bütün Kozmosun bedensel enkarnasyonu kabul edilir.
Ganeşa'nın üzerine bindiği fare, cehaletin ve egonun temsilidir. Ganeşa'nın minnacık fare üzerinde durması, aklın ve bilginin ışığının, ego ve cehalet karşısındaki üstünlüğünü anlatır.
Ganesha neden fil kafalıdır?
Ganesh'in fil kafalı tasvir edilmesine dair farklı efsane varyantları vardır.
En meşhur varyanta göre; ''Babası Şiva, uzun bir yolculuktan döndükten sonra karısının yanında ilk kez gördüğü Ganesha'nın kendi oğlu olduğuna inanmaz ve öfke ile kafasını keser. Eşi, Şiva'ya oğlunu yaşatması için yalvarınca Şiva, Ganesha'nın ormanda karşılaşacağı ilk canlının kafasını alırsa yaşayacağını söyler. Böylece Kali'nin ormanda ilk karşılaştığı hayvan olan fil, oğluna kafasını verir.''
Bir varyanta göre, “Tanrıça Badra-Kali, oğlu Ganeşa'yı ilk gördüğünde oğlunu daha güzel yapmak isterken, bakışıyla yanlışlıkla başını küçültür. Ganeşa’nın kafasını eski haline getirmeyi ise ancak babası Şiva başarabilirmiş. Şiva, hizmetçilerine ormana gitmelerini ve ilk karşılaştıkları canlının başını getirmelerini ister. (Efsanenin bir diğer anlatımına göre Şiva öfkeye kapılıp çocuğunun başını keser, sonra da üzülerek yerine oturtmaya kalkışır. Fakat çocuğun başı bulunamadığı için civarında bulunan ilk canlının başını kesip takarlar) Hizmetçilerin karşısına ilk olarak bir fil çıkar. Filin başını kesip Şiva’ya getirirler. Başı alan Şiva, oğlunun boynuna yerleştirdi. Ganeşa artık kocaman bir burun, kocaman iki kulak sahibidir. Ganesha tasvirleri, Hindistan'da güç, kudret ve üstünlüğün sembolü olarak yol, cadde, okul, işyeri, ev, arabaları süsler ve bir Hindu’nun bulunduğu her yerde en çok saygı gösterilen semboldür.
Bir başka varyanta göre; Ganeşa’nın başını annesinin değil de hizmetçileri keser. Badra-Kali ile Şiva'nın evden uzakta olduğu bir zamanda, Ganeşa’yı tanımayan hizmetçi, o eve geldiğinde ona kim olduğunu sorar ve eve girmesine izin vermez. Ganesha girmekte ısrar edince, kötü niyatli bir yabancı olduğunu sanarak, onunla savaşa tutuşur ve başını keser.
Ganeşa'nın Doğumgünü Festivali (Ganesha Çatuthi)

Yılda bir yapılan ve yaklaşık 10 gün süren festival Ganeşa'yı onurlandırmak için düzenlenir. Festivalin başlangıç günü Ganeş Çaturthi (Ganeşa'nın doğum günüdür.) Festival, kişilerin Ganeşa'nın ziyaretini sembolize eden, çömlekten Ganeşa bibloları getirmesiyle başlar.

Festival için her yerde sergilenecek şekilde dev Ganesha heykelleri yapılıyor. Festivalin son gününde ise heykeller şarkılar ve danslar eşliğinde sokaklarda gezdirildikten -sonra okyanusa ve nehirlere bırakılarak batırılıyor.
 

Konu görüntüleyen kullanıcılar

Benzer konular

Geri
Üst