Kalbim en son bıraktığım yerde hareketsiz durur.
Seni kaybettiğim sabahta başka birisi seni bulur.
Mutsuz uyanırım,peşini bırakmaz gurur.
Zarafetinden ötürü tüm çiçekler sana selam durur.
Selam kadın,ben parça pinçik ettiğin.
Nezaketen yoluna serilen ve üstünden geçtiğin.
Sırılsıklam aşık birinin eskiziyim,resminin.
Tamamlanmamış bir portre,basit bir tablo gençliğim.
Belki inancımdan ötürü sana hiç boyun eğmedim.
Altıma şiirler koydum yüzüne boyum ermedi.
Anlamı yok gözyaşıma gülerek karşılık vermenin.
Senden düşen hiçbir kar tanesi zemine değmedi.
Gözyaşlarım genleşir,gücün varsa gel ve sil.
Sen bende bir içim suydun,ben gözünde embesil.
Yanaklarım kadar olmasanda yalan kadar pembesin.
Artık gücüme gidiyor dört bir yandan neyin var denmesi.
Bazen korkuyorum ya yazacak hiçbirşey kalmazsa.
Ellerim bu dört duvardan hıncını alamazsa,
Belki seni,belki beni,belki bizi öldürürüm.
Sensizliğe biz diyorum asla biz olmasakta.
İnanmaya da bilirsin,inan ruhum dirilsin.
Efkârımdandır semâdaki bulutların grisi,duman değil.
Sen anlamazsın benim bu şehrin delisi.
Acımı dindiremezsem şayet şu nehrin seyri değişir.
Sen hiç hayal kurmadın mı? Birinin olmadın mı?
Temiz sandığın dumanla pis bir ciğere dolmadın mı?
Bi şarkı dinleyip kafandan tek bir tel yolmadın mı?
Sana onlarca şarkı yazdım bir tanesi bile olmadı mı?
Her hata affedilir,aşık oldum affet beni.
Nasıl olur da beklersin yokluğunu hazmetmemi ?
Her sabah uyanırım bugünde yoksun hayret derim.
Bu kalpte daim yerin var sevgili hazretleri.
Elimi şair kılan yüzün,güzelliğin hüzün.
Beni buza döndürse dahi silemedim güzü.
Her yağmur yağdığında buz keserim.
Ölene dek beklerim dudaklarımı kanatıp,bilemedin büzüp.
Siftahısın ruhumun en karanlık çağdayım.
Bu sıcağının telaşesinden eriyor içimin yağları.
Başın için tüm diyarlarda,yeni bir hayat sağlarım,
Ricam ben öldükten sonra,daha da rahat ağlayın.
Kırılacak tabaklar,camlar,pencereler var.
Her adımının hayranıyım,bugünde pencereden bak.
Bu aşk hastalık gibi olsun felç eder ancak.
Tüm hayatım değişmişken aşkım sence neden salt ?
Seni kaybettiğim sabahta başka birisi seni bulur.
Mutsuz uyanırım,peşini bırakmaz gurur.
Zarafetinden ötürü tüm çiçekler sana selam durur.
Selam kadın,ben parça pinçik ettiğin.
Nezaketen yoluna serilen ve üstünden geçtiğin.
Sırılsıklam aşık birinin eskiziyim,resminin.
Tamamlanmamış bir portre,basit bir tablo gençliğim.
Belki inancımdan ötürü sana hiç boyun eğmedim.
Altıma şiirler koydum yüzüne boyum ermedi.
Anlamı yok gözyaşıma gülerek karşılık vermenin.
Senden düşen hiçbir kar tanesi zemine değmedi.
Gözyaşlarım genleşir,gücün varsa gel ve sil.
Sen bende bir içim suydun,ben gözünde embesil.
Yanaklarım kadar olmasanda yalan kadar pembesin.
Artık gücüme gidiyor dört bir yandan neyin var denmesi.
Bazen korkuyorum ya yazacak hiçbirşey kalmazsa.
Ellerim bu dört duvardan hıncını alamazsa,
Belki seni,belki beni,belki bizi öldürürüm.
Sensizliğe biz diyorum asla biz olmasakta.
İnanmaya da bilirsin,inan ruhum dirilsin.
Efkârımdandır semâdaki bulutların grisi,duman değil.
Sen anlamazsın benim bu şehrin delisi.
Acımı dindiremezsem şayet şu nehrin seyri değişir.
Sen hiç hayal kurmadın mı? Birinin olmadın mı?
Temiz sandığın dumanla pis bir ciğere dolmadın mı?
Bi şarkı dinleyip kafandan tek bir tel yolmadın mı?
Sana onlarca şarkı yazdım bir tanesi bile olmadı mı?
Her hata affedilir,aşık oldum affet beni.
Nasıl olur da beklersin yokluğunu hazmetmemi ?
Her sabah uyanırım bugünde yoksun hayret derim.
Bu kalpte daim yerin var sevgili hazretleri.
Elimi şair kılan yüzün,güzelliğin hüzün.
Beni buza döndürse dahi silemedim güzü.
Her yağmur yağdığında buz keserim.
Ölene dek beklerim dudaklarımı kanatıp,bilemedin büzüp.
Siftahısın ruhumun en karanlık çağdayım.
Bu sıcağının telaşesinden eriyor içimin yağları.
Başın için tüm diyarlarda,yeni bir hayat sağlarım,
Ricam ben öldükten sonra,daha da rahat ağlayın.
Kırılacak tabaklar,camlar,pencereler var.
Her adımının hayranıyım,bugünde pencereden bak.
Bu aşk hastalık gibi olsun felç eder ancak.
Tüm hayatım değişmişken aşkım sence neden salt ?