Bir insan kaç kişidir? Ne garip soru! Ama yine de üstünde düşünülmeye değer... Bir insan birçok farklı insandır dersek, çok itiraz eden çıkar mı buna? Mesela iyi düşünelim; kendimizden bahsederken bir tek insandan mı bahsetmiş oluyoruz? Hayır, sadece hayatımızın farklı evrelerini dikkate alsak bile şu aşikar; aynı hayatı yaşayan birçok insanız biz. Çocuk yaşlarınızı düşünün, yirmilerdeki delikanlı çağınızı, orta yaşınızı, sonrasını... Ne kadar çok zıtlık barındırıyor bu seyir... Yaşadıkça değişiyor, önce olmadığımız şeyleri daha sonra oluyoruz, olmayı umduklarımızın çoğunu da olamıyoruz. Yirmili yaşlarımızdaki halimiz kırklı yaşlarındaki halimize ne kadar da yabancı! Şunu bilelim; yaşıyoruz, öğreniyoruz, yanılıyoruz, yeniliyoruz ve unutuyoruz. İnsan, tıpkı hayat gibi, durmadan akıyor bir ırmak gibi... Kendini bildiğinde sabitleyenler, o ırmakla birlikte akmayanlar değil, akıp gittiğinin farkında olmayanlar... İşte insana özgü en acınası yabancılık da bu!
-
Gökhan Özcan
-
Gökhan Özcan