Birçoğunuz bir bal porsuğunun bir yılanla mücadelesinden sonra, yılanı afiyetle yediğini ya da herhangi bir hayvana kafa tuttuğunu görmüşsünüzdür. Birçok hayvanla karşılaştırıldığında küçük bir bünyeye sahip bu tür, akıl almayacak işlere kalkışıyor.
Korkusuzluğu ve cesareti yüzünden Guinness Dünya Rekorları'nda yani eski adı ile Guinness Rekorlar Kitabı'ndaki adı "World's Most Fearless Creature" yani ''Dünyanın En Korkusuz Hayvanı'' olarak geçiyor. Bu hayvanı biraz daha yakından tanımaya ne dersiniz?
Bal Porsuğunun Hayvanlar Alemindeki Yeri ve Fiziksel Özellikleri
Bal porsuğu (Mellivora capensis), sansargiller familyasının Mellivorinae altfamilyasındaki Mellivora cinsine ait tek türdür ve 12 tane alt türü bulunmaktadır. Nesli tükenmekte olan bir hayvan değildir ve IUCN Kırmızı Listesi'nde asgari endişe altındaki bir türdür. Yaşadığı alanlar ise Güney Fas'tan Güney Afrika'ya ve Hazar Denizi'nden Hindistan'a kadar uzanır.
Bal porsuklarının yaşadığı bölgeler yeşil renk ile gösterilmiştir.
Bal porsuğunun adı porsuk olmasına rağmen porsukların aksine, gelinciklere daha çok benzemektedir. Bal porsuğu denilmesinin sebebi bal yemeyi sevmelerindendir. Aşağıdaki videoda bal porsuğunun, bal yiyebilmek için arı sokmalarına dahi nasıl katlandığını görebilirsiniz.
Eskiden inanılan hikayeye göre; büyük bal kılavuzu adı verilen (İng. Greater honeyguide) kuşlar bal porsuğunu bal kovanına götürür ve sonra bal porsuğunun kovanı açmasını bal ve arı larvalarını yemesini sabırla beklerler. Bal porsuğu kovandan ayrıldığında kalan bal mumu ile beslenirler. Yalnız, bu olayın gözlenmemesi böyle bir şeyin yaşanmadığını göstermektedir.
Anne bal porsukları, yavrularına on iki ila yirmi iki ay arasında bağımsız hale gelinceye kadar yiyecek, barınak ve koruma sağlarlar. Erkekler, yavruları yetiştirmede yer almazlar. Bal porsukları çok eşli olup, yavruların doğduğu belirli bir dönem yoktur. Gebelik süreleri altı ila sekiz haftadır ve çoğunlukla bir yavru doğururlar.
Yavrular tüysüz ve kör doğarlar; yavruların gözleri iki ay içinde açılır.
Bal porsukları uzun gövdeli olup kısa bacaklara sahiptirler; vücut uzunluğu 5577 cm aralığında, kuyruk uzunluğu ise 12-30 cm aralığındadır. Dişiler erkeklerden daha küçüktür; erkekler 9 ila 16 kg arasında, dişiler ise 5 ila 10 kg arasındadır. Derileri çok gevşek ve kalındır; gevşeklik onlara serbestçe dönme ve yakalandıklarında savaşma yeteneğini sağlar. Kürkleri sırt taraflarında beyaz veya gri ve omuzlardan aşağı siyahtır.
Bal porsukları kuru habitatların hayvanlarıdır ve bu bölgelerde yaşarlar. Genellikle yalnız yaşarlar. Güçlü ön pençeleri yuva kazmak için çok kullanışlıdır. Hepçil hayvanlardır ve yenilebilir olan her şeyi tüketirler; kemirgenler, kuşlar, böcekler, sürüngenler, kurbağalar, meyveler ve sebzeler gibi.
Bal Porsuklarını, Hayvanlar Aleminde Avantajlı Kılan Özellikleri
Bal porsukları, hayvanlar aleminde korkusuz olmalarına yardımcı olacak bazı özelliklere sahiptir.
Derileri Kalın ve Boyları Kısadır
Bal porsukları oldukça kalın bir deriye sahiptir. Bu diğer yırtıcı hayvanların saldırısına karşı dayanıklı olmalarını sağlar. Derileri kalın olmasına rağmen oldukça gevşektir yani çok rahat bir şekilde istedikleri tarafa çok hızlı dönebilmelerine izin verir. Ayrıca, kıllarla kaplı kısa bir kuyrukları diğer hayvanların saldırılarından kolayca kurtulmalarını sağlar.
Aşağıdaki videoda bal porsuklarının aslanlara karşı nasıl kafa tuttuklarını görüyoruz. Kalın ve gevşek derilerini bir avantaj olarak kullanmayı çok iyi beceriyorlar.
Bal porsukları, kısa bacaklı ve nispeten kısa hayvanlardır. Bu durum, diğer hayvanlarla savaşırken dayanıklılıklarını arttırır. Güçlü ve keskin pençelerini savunmak için kullanılırlar; keskin pençeler diğer hayvanların derisini yırtabilir. Bütün bunlar bal porsuklarını yaban hayatta yaşamını kolaylaştıran özelliklerdir.
Zehirli Yılanları Yiyen Bal Porsukları Nasıl Hayatta Kalıyor?
Zehirli yılanlar her yıl on binlerce insanın ve hayvanın ölümüne sebep olmaktadır. Yalnız bu hayvanlardan biri var ki, yani bal porsukları bu zehirlere dayanıklılıklarını ispatlamışlardır. Evrimsel süreçte kazandıkları bu avantaj, zehirli yılanların diyetlerinde büyük bir yer kaplamasına neden olmuştur. Hem böylece ekolojik dengeyi sağlamaya da yardımcı olmaktadırlar.
Bir yılanın kurbanını potansiyel olarak zehirleyebilecek 100'den fazla proteine ve diğer moleküle sahiptir. Bilim insanları, bal porsuklarının muhtemelen firavun fareleri gibi diğer zehirlere dayanıklı hayvanların kullandığı savunma gibi bir savunma geliştirdiğini tahmin ediyorlar.
Solunum için kullanılan kasları felç eden alfa-nörotoksinler adı verilen, kobra zehirindeki nörotoksinler bir kas hücresinin nikotinik asetilkolin reseptörüne yerleşerek hücrenin sinir sisteminin sinyallerini almasını önler. Bilim insanları, bal porsuklarından kan aldıktan sonra DNA'larındaki gen dizisini sıraladılar ve gen içinde reseptörü değiştiren birkaç mutasyon keşfettiler.
Kobra nörotoksini, bu reseptöre de uyuyordu bu nedenle bal porsuğunu felç edemedikleri düşünülüyor. Bilim insanları, bal porsuğunun dirençli reseptöründeki bu moleküler ince ayarların anlaşılmasının daha iyi antivenomlar oluşturmak için yeni yollar önerebileceğini öne sürüyorlar.
Diğer bir olay, bal porsuklarının zehirli böcekleri ve hayvanları yavrularına yavaş yavaş tanıştırmasıdır. İlk önce akrep gibi zehirli hayvanlarla başlayıp yetişkinliğe ulaştığında zehirli kobra yılanı yiyecek hale gelmektedirler.
Bal Porsukları Zeki Hayvanlardır
Bal porsukları pek çok hayvana göre daha zeki olup bazı aletleri kendi amaçları için kullanabileceklerini ispatlamışlardır. Moholoholo Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi'ndeki esir bal porsuğu Stoffel'in inanılmaz görüntüleri, sayısız kez kaçmak için kullandığı şaşırtıcı derecede akıllı araç kullanımını ve davranışları onların ne kadar zeki olduklarının göstergesidir.
Bal Porsukları Kötü Koku Salgılarlar
Bal porsukları, kuyruklarının altında, kokmuş bir sıvıyı depolayan bir salgı bezine sahiptirler. Bu rahatsız edici kokuyu genellikle, bulundukları bölgeleri işaretlemek için kullanılırlar ancak bir bal porsuğu korkar veya tehdit edilirse, kokarca akrabalarının yaptığı gibi kokuyu püskürtmek yerine bir ''koku bombası''nı ortama salarlar. Bal porsuğunun kokusu, bir kokarca gibi uzun sürmez ancak mesaj aynıdır: ''Beni rahat bırak!''
Alıntı:
Korkusuzluğu ve cesareti yüzünden Guinness Dünya Rekorları'nda yani eski adı ile Guinness Rekorlar Kitabı'ndaki adı "World's Most Fearless Creature" yani ''Dünyanın En Korkusuz Hayvanı'' olarak geçiyor. Bu hayvanı biraz daha yakından tanımaya ne dersiniz?
Bal Porsuğunun Hayvanlar Alemindeki Yeri ve Fiziksel Özellikleri
Bal porsuğu (Mellivora capensis), sansargiller familyasının Mellivorinae altfamilyasındaki Mellivora cinsine ait tek türdür ve 12 tane alt türü bulunmaktadır. Nesli tükenmekte olan bir hayvan değildir ve IUCN Kırmızı Listesi'nde asgari endişe altındaki bir türdür. Yaşadığı alanlar ise Güney Fas'tan Güney Afrika'ya ve Hazar Denizi'nden Hindistan'a kadar uzanır.
Bal porsuklarının yaşadığı bölgeler yeşil renk ile gösterilmiştir.
Bal porsuğunun adı porsuk olmasına rağmen porsukların aksine, gelinciklere daha çok benzemektedir. Bal porsuğu denilmesinin sebebi bal yemeyi sevmelerindendir. Aşağıdaki videoda bal porsuğunun, bal yiyebilmek için arı sokmalarına dahi nasıl katlandığını görebilirsiniz.
[video=youtube]https://www.youtube.com/watch?v=Wpt1jQMbw3I[/video]
Eskiden inanılan hikayeye göre; büyük bal kılavuzu adı verilen (İng. Greater honeyguide) kuşlar bal porsuğunu bal kovanına götürür ve sonra bal porsuğunun kovanı açmasını bal ve arı larvalarını yemesini sabırla beklerler. Bal porsuğu kovandan ayrıldığında kalan bal mumu ile beslenirler. Yalnız, bu olayın gözlenmemesi böyle bir şeyin yaşanmadığını göstermektedir.
Anne bal porsukları, yavrularına on iki ila yirmi iki ay arasında bağımsız hale gelinceye kadar yiyecek, barınak ve koruma sağlarlar. Erkekler, yavruları yetiştirmede yer almazlar. Bal porsukları çok eşli olup, yavruların doğduğu belirli bir dönem yoktur. Gebelik süreleri altı ila sekiz haftadır ve çoğunlukla bir yavru doğururlar.
Yavrular tüysüz ve kör doğarlar; yavruların gözleri iki ay içinde açılır.
Bal porsukları uzun gövdeli olup kısa bacaklara sahiptirler; vücut uzunluğu 5577 cm aralığında, kuyruk uzunluğu ise 12-30 cm aralığındadır. Dişiler erkeklerden daha küçüktür; erkekler 9 ila 16 kg arasında, dişiler ise 5 ila 10 kg arasındadır. Derileri çok gevşek ve kalındır; gevşeklik onlara serbestçe dönme ve yakalandıklarında savaşma yeteneğini sağlar. Kürkleri sırt taraflarında beyaz veya gri ve omuzlardan aşağı siyahtır.
Bal porsukları kuru habitatların hayvanlarıdır ve bu bölgelerde yaşarlar. Genellikle yalnız yaşarlar. Güçlü ön pençeleri yuva kazmak için çok kullanışlıdır. Hepçil hayvanlardır ve yenilebilir olan her şeyi tüketirler; kemirgenler, kuşlar, böcekler, sürüngenler, kurbağalar, meyveler ve sebzeler gibi.
Bal Porsuklarını, Hayvanlar Aleminde Avantajlı Kılan Özellikleri
Bal porsukları, hayvanlar aleminde korkusuz olmalarına yardımcı olacak bazı özelliklere sahiptir.
Derileri Kalın ve Boyları Kısadır
Bal porsukları oldukça kalın bir deriye sahiptir. Bu diğer yırtıcı hayvanların saldırısına karşı dayanıklı olmalarını sağlar. Derileri kalın olmasına rağmen oldukça gevşektir yani çok rahat bir şekilde istedikleri tarafa çok hızlı dönebilmelerine izin verir. Ayrıca, kıllarla kaplı kısa bir kuyrukları diğer hayvanların saldırılarından kolayca kurtulmalarını sağlar.
Aşağıdaki videoda bal porsuklarının aslanlara karşı nasıl kafa tuttuklarını görüyoruz. Kalın ve gevşek derilerini bir avantaj olarak kullanmayı çok iyi beceriyorlar.
[video=youtube]https://www.youtube.com/watch?v=NvlalDNxccw[/video]
Bal porsukları, kısa bacaklı ve nispeten kısa hayvanlardır. Bu durum, diğer hayvanlarla savaşırken dayanıklılıklarını arttırır. Güçlü ve keskin pençelerini savunmak için kullanılırlar; keskin pençeler diğer hayvanların derisini yırtabilir. Bütün bunlar bal porsuklarını yaban hayatta yaşamını kolaylaştıran özelliklerdir.
Zehirli Yılanları Yiyen Bal Porsukları Nasıl Hayatta Kalıyor?
Zehirli yılanlar her yıl on binlerce insanın ve hayvanın ölümüne sebep olmaktadır. Yalnız bu hayvanlardan biri var ki, yani bal porsukları bu zehirlere dayanıklılıklarını ispatlamışlardır. Evrimsel süreçte kazandıkları bu avantaj, zehirli yılanların diyetlerinde büyük bir yer kaplamasına neden olmuştur. Hem böylece ekolojik dengeyi sağlamaya da yardımcı olmaktadırlar.
Bir yılanın kurbanını potansiyel olarak zehirleyebilecek 100'den fazla proteine ve diğer moleküle sahiptir. Bilim insanları, bal porsuklarının muhtemelen firavun fareleri gibi diğer zehirlere dayanıklı hayvanların kullandığı savunma gibi bir savunma geliştirdiğini tahmin ediyorlar.
Solunum için kullanılan kasları felç eden alfa-nörotoksinler adı verilen, kobra zehirindeki nörotoksinler bir kas hücresinin nikotinik asetilkolin reseptörüne yerleşerek hücrenin sinir sisteminin sinyallerini almasını önler. Bilim insanları, bal porsuklarından kan aldıktan sonra DNA'larındaki gen dizisini sıraladılar ve gen içinde reseptörü değiştiren birkaç mutasyon keşfettiler.
Kobra nörotoksini, bu reseptöre de uyuyordu bu nedenle bal porsuğunu felç edemedikleri düşünülüyor. Bilim insanları, bal porsuğunun dirençli reseptöründeki bu moleküler ince ayarların anlaşılmasının daha iyi antivenomlar oluşturmak için yeni yollar önerebileceğini öne sürüyorlar.
Diğer bir olay, bal porsuklarının zehirli böcekleri ve hayvanları yavrularına yavaş yavaş tanıştırmasıdır. İlk önce akrep gibi zehirli hayvanlarla başlayıp yetişkinliğe ulaştığında zehirli kobra yılanı yiyecek hale gelmektedirler.
Bal Porsukları Zeki Hayvanlardır
Bal porsukları pek çok hayvana göre daha zeki olup bazı aletleri kendi amaçları için kullanabileceklerini ispatlamışlardır. Moholoholo Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi'ndeki esir bal porsuğu Stoffel'in inanılmaz görüntüleri, sayısız kez kaçmak için kullandığı şaşırtıcı derecede akıllı araç kullanımını ve davranışları onların ne kadar zeki olduklarının göstergesidir.
Bal Porsukları Kötü Koku Salgılarlar
Bal porsukları, kuyruklarının altında, kokmuş bir sıvıyı depolayan bir salgı bezine sahiptirler. Bu rahatsız edici kokuyu genellikle, bulundukları bölgeleri işaretlemek için kullanılırlar ancak bir bal porsuğu korkar veya tehdit edilirse, kokarca akrabalarının yaptığı gibi kokuyu püskürtmek yerine bir ''koku bombası''nı ortama salarlar. Bal porsuğunun kokusu, bir kokarca gibi uzun sürmez ancak mesaj aynıdır: ''Beni rahat bırak!''
Alıntı:
evrimagaci |