7 KASIM 1938 ATATÜRK'e son defa karnından su alınma işlemi (ponksiyon) yapıldı. Son isteği; enginar yemek istemişti. Son 3 güne girilmişti. Hastalık artık son aşamasındaydı. ATATÜRK 29 EKİM'den 7 KASIM'a kadarki 10 günü yarı uyur, yarı uyanık vaziyette geçirdi. Genellikle kendinde değildi. Uyku arasında bazı kelimeleri belli belirsiz tekrar ediyor, ayıldıkçada süt, pirinç suyu ve meyve sularından oluşan menüsüyle karnını doyurmaya çalışıyordu. O günlerde canı enginar yemeği istedi. Fakat o zaman İSTANBUL'da enginar bulunmadığından HATAY'a ısmarlandı. Enginarlar geldiğinde o ölüm döşeğinde derin uykudaydı ve yemek kısmet olmadı.
5 KASIM günü hafif kendine gelir gibi olunca, Başucundaki MAKBULE HANIM, AFET HANIM ve SABİHA HANIM ince kemikli ellerini son kez öperek onunla vedalaştılar. Karnındaki su iyice artmış, göğsüne ve kalbine baskı yapmaya başlamıştı. Bu yüzden boğuluyor gibi oluyor zor nefes alıyor ızdırabı yüzünden okunuyordu.
Sonunda 7 KASIM sabahı arka üstü yatarken tükürmeye başlamıştı ve tükürüğünde kan vardı. Hemen doktorlar geldiler. ATATÜRK Nihat Reşat Belger'e, "Doktor, karnımdan bu suyu çekmek zamanı geldi. Çünkü bu mayi benim nefesime dokunuyor, soluk almamı güçleştiriyor bunu çekip alın" dedi. Belger "Emri devletinizi yarın ifa ederim" dedi. Çünkü şu çekme işlemi öncesi kalbi takviye edecek önlemler almak istiyordu. Üstelik ilk üç ponksiyonu yapan, Mim Kemal Öke sarayda değildi. Ama ATATÜRK'te dayanacak halde değildi ve "Emrediyorum, bunu bugün çekin" dedi. Çaresiz kalan doktorlar hazırlık yapmak üzere odadan çıktıktan sonra, ATATÜRK kaşlarını çattı ve hiddetli bir sesle, " Niçin tereddüt ediyorlar? Olacak olur " dedi. Sonrada karnını işaret ederek, " Bu insuportable'dir ( Dayanılmaz) diye ekledi.
7 KASIM günü saat 12:20 de üçüncü ponksiyon başladı. Bu kez operasyonu Mim Kemal Öke yerine, Dr. Mehmet Kamil Berk yapıyordu. Dr. Nihat Reşat Belger (Doktoru) "ATATÜRK su çekme esnasında suyun hepsinin çekilmesini ısrarla emrediyordu. Bizlere "Kaç litre var sayın" diyordu. Sayan bendim ve her yarım litreyi 1 sayarak 12 litre dedim. Hakikatte 6 litre su çekmiş bulunuyorduk." Bu operasyondan sonra ATATÜRK'ÜN ateşi hafif yükseldi. Fakat rahatlamıştı akşam 20:00 den gece yarısına kadar rahat uyumuştu. Gece yarısı uyandı ve ATATÜRK artık kendinde değildi.
8Kasım1938 ATATÜRK bir ara başını sağa çevirdi, "Aleykümselam" dedi. Son kelimesi buydu. "Aleykümselam."
8 KASIM 1938 Son komaya girmeden önce ATATÜRK'ün başını sağa çevirip, biriyle konuşur gibi karşıya bakarak "Aleykümselam" demesi oldu. (Bu söz O'nun son sözüdür.)
(Atatürk ve İslam, Yrd. Doç. Dr. Ali Güler)
8 Kasım 1938 [FONT=&][/FONT]
5 KASIM günü hafif kendine gelir gibi olunca, Başucundaki MAKBULE HANIM, AFET HANIM ve SABİHA HANIM ince kemikli ellerini son kez öperek onunla vedalaştılar. Karnındaki su iyice artmış, göğsüne ve kalbine baskı yapmaya başlamıştı. Bu yüzden boğuluyor gibi oluyor zor nefes alıyor ızdırabı yüzünden okunuyordu.
Sonunda 7 KASIM sabahı arka üstü yatarken tükürmeye başlamıştı ve tükürüğünde kan vardı. Hemen doktorlar geldiler. ATATÜRK Nihat Reşat Belger'e, "Doktor, karnımdan bu suyu çekmek zamanı geldi. Çünkü bu mayi benim nefesime dokunuyor, soluk almamı güçleştiriyor bunu çekip alın" dedi. Belger "Emri devletinizi yarın ifa ederim" dedi. Çünkü şu çekme işlemi öncesi kalbi takviye edecek önlemler almak istiyordu. Üstelik ilk üç ponksiyonu yapan, Mim Kemal Öke sarayda değildi. Ama ATATÜRK'te dayanacak halde değildi ve "Emrediyorum, bunu bugün çekin" dedi. Çaresiz kalan doktorlar hazırlık yapmak üzere odadan çıktıktan sonra, ATATÜRK kaşlarını çattı ve hiddetli bir sesle, " Niçin tereddüt ediyorlar? Olacak olur " dedi. Sonrada karnını işaret ederek, " Bu insuportable'dir ( Dayanılmaz) diye ekledi.
7 KASIM günü saat 12:20 de üçüncü ponksiyon başladı. Bu kez operasyonu Mim Kemal Öke yerine, Dr. Mehmet Kamil Berk yapıyordu. Dr. Nihat Reşat Belger (Doktoru) "ATATÜRK su çekme esnasında suyun hepsinin çekilmesini ısrarla emrediyordu. Bizlere "Kaç litre var sayın" diyordu. Sayan bendim ve her yarım litreyi 1 sayarak 12 litre dedim. Hakikatte 6 litre su çekmiş bulunuyorduk." Bu operasyondan sonra ATATÜRK'ÜN ateşi hafif yükseldi. Fakat rahatlamıştı akşam 20:00 den gece yarısına kadar rahat uyumuştu. Gece yarısı uyandı ve ATATÜRK artık kendinde değildi.
8Kasım1938 ATATÜRK bir ara başını sağa çevirdi, "Aleykümselam" dedi. Son kelimesi buydu. "Aleykümselam."
8 KASIM 1938 Son komaya girmeden önce ATATÜRK'ün başını sağa çevirip, biriyle konuşur gibi karşıya bakarak "Aleykümselam" demesi oldu. (Bu söz O'nun son sözüdür.)
(Atatürk ve İslam, Yrd. Doç. Dr. Ali Güler)
8 Kasım 1938 [FONT=&][/FONT]